öksürerek uyanıyorum yine
ciğerlerim kopuyor sanki
alacağım nefes kayboluyor,içim daralıyor
hırıltılı bir sesle küfür ediyorum hastalığıma
doktorlar içki,sigara desede
umurumda olmuyor...
yoldaşlarımı yarı yolda bırakamam
benimle birlikte son ana kadar yaşayacak onlarda
oda rütubetli,tavan yarınlarım gibi simsiyah
masanın üstünde akşamdan kalma 1 duble rakı
yarım kavun ve bir parça ekmek..
hemen yanıbaşımda sigara paketi içinde 2 dal dermansız sigara
radyo akşamdan açık kalmış herhalde
Zeki Mürenden birşeyler çalıyor cızırtılı bir şekilde
seni ben ellerin olsun diyemi sevdim...
mermi gibi fırlıyorum yataktan...
sigaramı ceketimi bi çırpıda alıyorum...
ve sabah ezanıyla atıyorum kendimi istanbul'a
arkamdan ev sahibim madam Eleni sesleniyor
ceketimin yakalarını kaldırıp hızlıca devam ediyorum yoluma...
biriken kira,biriken umutlar,biriken sevdalar
hepsi kayboldu,hepsi yokoldu
hatırladığım kadarıyla kira parasını meyhanede yemiştim
ya umutlarım ya sevdalarım?
onlar?
onları kim aldı benden?
adımlarımı hızlandırıyorum
hava soğuk dünden kalma yağmur birikintilerine basıyorum
her bir su damlası ayrı yere dağılıyordu
kimi ise bana tutunuyordu
paçalarımı ıslatıyordu...
dudaklarımda tuzlu bir tat belirdi
neolabilirdiki bu?
istemiyordum gözyaşlarımı
nefret ediyordum onlardan
hep boşa akıttım onları
hep gidenlerin ardısıra akııttım onları...
cebimdeki sigarayı hırsla çıkarttım
tek nefeste yarılandı sigaram
hayatım gibi erken yarılandı sigaramda
girdiğim sokaklar yabancı
etrafıma bakıyorum anlamsızca
nerdeyim acaba?
kiminleyim?
daha fazla ilerleyemezdim
oturdum bir kaldırıma
başım avuçlarımın arasında
yaşlar artık yere iniyor
biriken yağmur damlalarına eşlik ediyor yaşlarım
bu yaşta bu hastalık çok zorluyor beni
korkuyorum tanımadığım yerlerde öylece serilip gitmekten
üstüme gazetelerin örtülmesinden....
nereye kadar diyorum kendime nereye kadar?
bu korku nereye kadar
yerimden kalkacak halim yok artık
alın artık beni burdan
alın beni yanlızlıklarımdan
bu yük ağır geliyor artık bana
sensizlik ağır geliyor...........